tembel kasaba masali oku

Tembel Kasaba Masalı

egiticimasallar.com sitemizde Tembel Kasaba Hikayesi ve Masalı Okuyorsunuz.

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde uzaklarda bir ülkede, yoksul bir kasaba varmış. Bu kasabada yaşayanlar çalışmaktan nefret ederlermiş. “Çalışsak ne olacak ki? Kimsenin parası yok, kimden para kazanacağız? Zaten çalışmayı da bilmiyoruz” diye söylenip duruyorlarmış. Kasabadaki evlerin hepsi yıkık dökük, tarlalarda fareler cirit atıyormuş. İnsanlar mutsuz, aç ve ümitsizlermiş.

Bir gün genç bir çocuk dedesinden kendisine miras kalan araziye yerleşmek için bu kasabaya taşınmış. Kasabalılar “Bu çocuk aklını kaçırmış galiba, şehirden buraya gelinir mi hiç? Üstelik ne evi var ne de dikili bir ağacı…” demişler.

Çocuk kasabada gezerken gördüğü herkese selam verirmiş. Kasabalıların kendisine neden tuhaf baktıklarını anlamıyor. Çalışan kimsenin olmadığını görünce de çok şaşırıyormuş.

Dedesinden kalma arazi, kasabanın orta yerindeymiş. Çocuk çantasını boş araziye bırakır bırakmaz doğru ormanın yolunu tutmuş. Kasabalılar “Ne yapıyor bu çocuk? Ormanda ne işi var acaba? Ne zamandır dönmedi, acaba başına bir hal mi geldi” diye düşünüyorlarmış. Çocuğun gittiğinden beri uzun bir zaman geçmesine rağmen çocuk dönmemiş. Kasabalılar da gece olunca evlerine dağılmışlar. Sabah olup uyandıklarında ise boş araziye çocuğun dizdiği bir yığın odunla karşılaşmışlar. Ama çocuk yine ortalarda gözükmüyormuş.

Ertesi gün olup güneş açınca, herkes meraktan çocuğun arazisine bakmaya gitmiş. Kasabalı araziye varıp, odunlardan yapılma iki odalı bir ev görünce şaşkınlıktan bakakalmışlar. Üstelik bahçede de iki tavukla, bir horoz geziniyormuş. Çocuk ise yine ortalarda yokmuş.

Artık kasabalılar her gün sabahtan çocuğun evinin önüne toplanıp neler olup bittiğini izlemeye başlamışlar. Çocuğun iki odalı evi her geçen gün daha da büyümüş. Önce üç, sonra dört odaya çıkmış. Bahçedeki tavuklarla horozlara, civcivler de eklenmiş. Üstelik bahçe duvarları örülüp, içine bir de tavuk kümesi koyulmuş.

Seçme Masallardan Tembel Kasaba Masalı okumaktasınız…

Kasabalılar genç çocuğun yaptıklarını görünce onu kıskanmaya başlamışlar. İçlerinden birini sözcü seçip çocukla konuşmaya göndermişler. Sözcü “Merhaba, bu yoksul kasabada biz soğuktan dışarı çıkamazken sen bu evi nasıl yapabildin?” demiş. Çocuk, “İsterseniz size göstereyim. Hiç zor değil. Ormanda kurumuş ağaçları toplayıp onları ev inşaatımda kullanıyorum.” demiş. Kasaba sözcüsü çocuğun teklifini kasabalılara götürmüş. Kasabalılar çalışmamaktan yoksul kalmaktan iyice sıkıldıkları için toplanıp çocuğun yanına gitmişler. Çocuğa, “Merhaba, bize büyüklerimiz çalışmayı öğretmediler, bu yüzden bu kasaba hep yoksul kaldı. Biz de artık çalışsak da bu kasabada para kazanamayız diye öğrenmeye çalışmadık. Bize çalışmayı öğreteceğini söylemişsin. Bunu gerçekten yapar mısın?” diye sorunca çocuk, “Tabi ki neden olmasın, ben zaten çalışıyorum. Sizde benimle gelip öğrenebilirsiniz” demiş.

TEMBEL KASABA MASALI

Kasaba erkekleri gece toplanıp, çocuğun peşinden ormana gitmişler. Ormandan topladıkları odunlarla önce evlerini sağlamlaştırıp, kalanlarla sobalarını yakıp evlerini ısıtmışlar. Sonraki gün genç çocuk bahçesindeki otları temizleyince, onlarda aynısını yapmışlar. Daha sonra ormandan getirdikleri meyve ağaçları ile sebze köklerini bahçelerine dikmişler. Çocuk civcivleri çoğaldıkça kasabalılara dağıtmış. Civcivler büyüyüp tavuk, horoz olmuşlar.

Kasabanın kadınları ve çocuklar çok mutlularmış. Sabahları horoz ötüşüyle uyanıyorlar, yemyeşil bahçelerinde meyve sebze topluyorlarmış. Geceleri de evlerinde sıcacık uyuyorlarmış.

Kasabanın erkekler genç çocuğu çok sevmişler. “Sen olmasan biz yoksulluk içinde mutsuz bir yaşam sürüyorduk. İyi ki sen bu kasabaya gelmişsin. Kasaba hiç bu kadar güzel olmamıştı.” demişler. Çocuk “Ne demek, dedemin yaşadığı kasabayı hep beraber güzelleştirdiğimiz için ben de çok mutlu oldum. Ömrüm boyunca burada yaşamak istiyorum. Yalnız kasabamızda ticaret yok. Bir şeyler yapıp para kazanmamız gerekli.” demiş. Erkeklerden birisi “Bir proje üretelim öyleyse.” diye öneride bulunmuş. Çocuk “Benim aklımda bir fikir var. Ormanda bir inek sürüsü görmüştüm. Güzel bir çiftlik inşa edersek komşu kasabalara süt satıp para kazanabiliriz.” demiş.

Kasaba erkekleri bu fikri çok beğenmişler. Birlik olup odunlar taşımışlar, çitleri örmüşler. Ahırları da yaptıktan sonra kadınlar ve çocuklar bahçeyi ve otları temizlemiş. Sonra da ormandaki inekleri çiftliğe getirmişler.

İnekler çiftlikte çok mutlularmış. Her gün kova kova süt vermeye başlamışlar. Önce ineklerin sütleri çevre kasabalara satılıp biraz para toplanmış. Sonra toplanan paralarla kasabaya bir değirmen yapmışlar. Tarlarda üretilen buğdaylar kasabanın değirmeninde önce un olmuş. Sonra da bu unlarla kadınlar taptaze ekmekler yapmışlar. Bir süre sonra kasabada küçük küçük bir sürü dükkan açılmaya başlanmış. Bunu duyan çevre kasabalardaki insanlar buraya gelip alışveriş yapıyorlarmış. Kasabalıların hepsi bir işle uğraşıp para kazanmaya başlamış.

Daha önce mutsuz ve yoksul olan kasaba, sadece bir çalışkan çocuğun köyde örnek olması sayesinde, şimdi kocaman bahçeleri, çeşit çeşit dükkanları, büyük çiftlikleri olan mutlu bir yer olarak sonsuza kadar bolluk ve huzur içinde yaşamış.

egiticimasallar.com‘da Tembel Kasaba Masalı okudunuz. Lütfen bizimle görüşlerinizi yorum kısmında paylaşmayı unutmayınız.

Eğitici Masal serimizden Papatya Masalımızı okudunuz mu?

DMCA.com Protection Status

Bir Cevap Yazın

error: Content is protected !!